19 Nisan 2015 Pazar

1. Gün: 19 Nisan Pazar / İzmir - Selçuk

Sevgili Güno.. Sana güno diyeceğim sakın kızma olur mu.. Kusura bakma benim daha önce tutmuşluğum yok. Sana şaşaalı, afilli cümleler de yazamayacağım. Dolayısıyla ismin bu. Yıldız Tilbe'ymişsin gibi düşün. Doğal, içten, samimi, olduğu gibi..

Neyse isim konusuna fazla takılmayalım. İsimler değil hikayeler önemli..

Bilmiyorsun ki yoldaşım Deniz Şanlı ile birlikte bisikletle Anadolu turuna çıktık. 81 ile de gidip maddi durumu iyi olmayan çocuklara oyuncak dağıtacağız. O kadar oyuncağı nasıl taşıyacaksınız diye soran çok oluyor güno. Şöyle ki; misal Aydın'da aldığımız oyuncağı Muğla'daki bir çocuğa, Muğla'dan aldığımız oyuncağı Fethiye'deki bir çocuğa vereceğiz.

Ayrıca geçeceğimiz şehirlerde yerel tohum toplamaya çalışacağız. Topladığımız yerel tohumları başka şehirlerde takas edeceğiz ve çoğaltılmasını sağlamaya çalışacağız. Böylece yerel tohum kullanımının önemine dikkat çekmeye ve kullanımının arması için farkındalık yaratmaya çalışacağız.

Kafamı kazıttım güno.. Bunu da doğaya ve insan sağlığına zararlı nükleer santral, termik santral, hidroelektrik santraller yerine yenilenebilir enerji kullanılması gerektiğini ve çözümüm yeni santraller yapmakta değil, daha az tüketmekte olduğunu göstermek. Bunun için de bireysel olarak otomobil kulllanmak yerine hem ulaşım hem de spor amaçlı caanım bisikleti kullanabilirsiniz demek.

Çernobil faciası yüzünden binlerce insan kanserden öldü. Şimdi ise tam içimizde, biri Akkuyu'da diğeri Sinop'ta yapılması planlanan 2 nükleer santral doğayı ve insanlığı tehdit ediyor. Önceki santraller yüzünden yaşamını yitiren binlerce insanın anısına ve yapılan bu santraller yüzünden daha fazla insanın ölmemesi için kafamı kazıttım.

Taktığım mavi bandana ise otizm farkındalığı için..

Bunların yanı sıra geçeceğimiz şehirlerde bisikletin önemini, onlara ve çevreye neler kazandıracağını anlatacağız. İnsanların ulaşımlarını bisiklet ile sağlayabilmeleri için bisiklet yollarının yapılması, var olanlarının iyileştirilmesi, bisikletin toplu taşımaya entegrasyonunun sağlanması gerektiğini anlatacağız.

Bir arkadaşımızın önerisi de sözlü tarih anlatanların anlattıklarını kayıt edin idi. Böylece elimizde zengin bir arşiv olabilir.

Arkadaşlarımızın görüş ve önerilerine açığız. Bu fikirler arttırılabilir..

Daha ne yapalım günom..

Kişisel haz da muhakkak önemli. Amaçlarımızı gerçekleştirebilmek için kendimizi zinde tutmalı, psikolojimizi bozan etkenlerden uzak durmalıyız.

Misal, havalı korna çalan kamyon şoförü..

Bu giriş faslından sonra bugün, yani ilk gün olan 19 nisan pazar günü neler yaptık ona gelelim..

Blogdan seni okuyanlar yukarıdaki saçmalıklarımı atlayıp direk buradan başlayabilirler.

Neyse..




Sabah 08.30'da Konak İskele'de buluştuk. Muhabbet sohbet, nettin nittin faslından sonra 09.00'da hareket ettik.




İzmir'in simgesi Saat Kulesi'ndeki hatıra fotoğrafımızın ardından koca günün tek yokuşu olan Varyant'ı tırmandık ve 1 Mayıs'a çağrı pikniğinin olduğu Gaziemir Sarnıç'a pedalladık..






Bu pedalladık lafı da çok kullanılır haberin olsun..

Bizi uğurlamaya gelen bisiklet dostlarımız ve Alternatif Yaşam Bisiklet Topluluğu ile vedalaştıktan sonra bir grup arkadaşla daha Torbalı'ya pedalladık (bak demiştim)

Torbalı'dan da son uğurlama ekibi; Ossi, Ersen ve Serpil ile hüzünlü ama güleryüzlü vedalaşmanın ardından başbaşa kaldığımız yoldaş Deniz Şanlı ile birlikte Selçuk'a pedalladık (:p)




(Arkadaki Torbalı'daki çakma rolex saat kulesi)

Nitekim güzel bir tempoyla erkenden Selçuk'a vardık. Çadır için yer bakındık ve Artemis Tapınağı'nın arazisinde, Selçuk Kalesi ve İsabey Camii manzaralı, dışardan görünmeyen, korunaklı bir yer bulduk.

Bizim için tek tehdit, bekçinin gelip bizi bulması ve kovması idi. Onun için de daha da görünmez bir yere geçtik.. Yedi uyurlar gibi bir uyursak bizi kimse bulamaz yani..

















Çay içmek için şehir merkezine gittik, dönüşte Artemis Tapınağı'na ve dolayısıyla çadırımıza giden yoldaki kapı kapalıydı. Biz de bisikletleri havadan yürüttük..




Elim koptu yazmaktan.. Yılların birikimi heralde, bugün nükleer gibi patladı.. Umarım bu yazdıklarımı okuyan yoktur da radyoaktiviteden etkilenmez..

Yarın görüşmek üzere güno ve sevgili radyoaktif okuyucularım..

Bitti. Son. Finitto.

Toplam mesafe: 85.77 km
Bisiklet üzerinde geçen zaman: 5.14.17 sa
Ortalama hız: 16.37 km/sa
En yüksek hız: 51.20 km/sa
Harcanan para: 4 tl


2 yorum:

  1. Ozan ne güzel yazmışsın.Okurken benim de içim gitti.Bir ara ben de istifa edip gelsem mi sizinle diye düşünmedim değil:)
    Yolunuz açık olsun.Her gün bitiminde böyle yazılar ve fotoğraflar olacaksa ne mutlu bize.

    YanıtlaSil
  2. Emeğinize, ayağınıza sağlık...

    YanıtlaSil